6 Aralık 2015 Pazar

Yunus İnsanlar - Torsten Krol

Torsten Krol'un okuduğum bu ikinci kitabında ilk okuduğum Callisto kitabındaki gibi bir mizah beklentisi içindeydim. Yunus İnsanlar ise hayli trajik başladı ve gitgide de daha karanlık bir hal aldı. Ama kitabı çok severek okudum ve ortalarından itibaren de elimden bırakamadım. Çoğu zaman kitapların arkasını okumam. Kitabı alırken bir şekilde iyi olduğuna karar vermişsem, kitabın okudukça beni şaşırtmasını tercih ederim. Bu yüzden Yunus İnsanlar'ın Venezüela'da geçmesini beklerken, kitabın karakterleri kendilerini bir kabilenin ortasında bulunca hafiften keyfim kaçmadı değil. Ama kabile ile yaşadıkları, kabiledekilerin basit yaşamı bana birçok şeyi sorgulattı. Kitap, efsanelerin doğuşu ile ilgili yeni bir pencere açtı önüme. Yunus İnsanlar, normalin ve anormalin ne olduğu üzerine beyin jimnastiği yaptıran, bir kabilede başınıza gelebilecek en tuhaf şeyleri arka arkaya sıralayan kara mizahın uç noktasında bir kitap. 

Hayata farklı bir pencereden bakmak için okunmalı diyerek bitireyim. 

Not1: Yahudi soykırımına sürekli rastlamaktan cidden sıkıldım. Bu kitapta da ana konulardan birisi. Genelde bunun üzerine yapılmış eserlerden artık kaçıyorum. (Gerçi yeni moda on bir eylül. Ondan da kaçıyorum.) Sonuç olarak soykırımı merkezine almış bir kitap olmasına rağmen tavsiye ediyorum.

Not2: Bir Ankaralı olarak ayıbım Simon Bolivar Bulvarı'na ismini veren kişinin kim olduğunu bilmememdi. Bu kitap sayesinde onu da öğrenmiş oldum. Merak edenler için https://tr.wikipedia.org/wiki/Sim%C3%B3n_Bol%C3%ADvar

Not3: Yekta Kopan'ın fil uçuşu blogunda belirttiği gibi, kitabın arka kapağını okumamanızı tavsiye ediyorum. 

İyi okumalar.